Trafik kazalarında uğranılan bedensel zararlarda tazminat hesaplamasının en önemli unsurlarından biri de kişinin geliridir. Bu gelir kişi çalışıyorsa maaş bordroları ve hizmet dökümleriyle tespit edilebilecektir. Gelir konusunda uyuşmazlık var ise, yargılama sırasında meslek odalarına yazılacak müzekkereler ile emsal ücret araştırması yapılmalıdır. Yargıtay’ın içtihatlarında bedensel zararlarda tazminat hesabına esas alınacak minimum gelirin asgari ücret olacağı belirtilmektedir. Bedensel zararlarda tazminat hesabında kişinin çalışmıyor olması halinde de gelir tespiti yapılabilecektir. Bedensel zararlarda zarara uğrayan mesleğine ve yetkinliklerine göre bir gelir araştırması yapılacaktır.

Ölümlü kazalarda gelir tespiti

Bedensel zararların içinde yer alan ölümlü kazalarda meydana gelen trafik kazası sonrasında hayatını kaybeden kişilerin desteğinden yoksun kalanlar tazminat talep edebileceklerdir. Bu tazminat Yargıtay tarafından ölenin yaşayabileceği süre içinde çalışıp kazanabileceği kazanç tutarından davacılara ayırıp ileride yapabileceği yardım tutarlarının peşin ve toptan ödemesi olarak tanımlanmıştır. Bu sebeple bedensel zararlarda ölüm halinde yapılacak hesaplamalar açısından ölenin ücretinin net olarak tespiti önemlidir.

Sigortalı işçinin tazminatının hesaplanmasında, gerçek ücretinin esas alınması koşuldur. Gerçek ücret ise, işçinin kıdemi, yaptığı işin özelliği ve niteliğine göre işçiye ödenmesi gereken ücret olduğu, işyeri veya sigorta kayıtlarına geçmiş ücret olmadığı Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir. Somut olayda, davacı işçinin inşaat ustası olduğu, inşaat ustasının da asgari ücretle çalışmasının hayatın olağan akışına ve yaşam deneyimlerine uygun düşmeyeceği, giderek, sigorta müfettişinin asgari ücret üzerinden yapmış olduğu saptamanın gerçeği yansıtmadığı açık seçiktir. Yapılacak iş, inşaat ustası için meslek kuruluşundan bildirilen ücret esas alınarak tazminatı hesaplamak ve Kurum tarafından hüküm tarihine en yakın tarihe göre hesaplanan peşin sermaye değerini zarardan indirmek ve sonucuna göre bir karar vermektir. (21.HD. 06.10.2003, 7157-7456)

Yaralanmalı kazalarda gelir tespiti

Bedensel zararların içinde yer alan yaralanmalı kazalarda geçici veya sürekli şekilde iş göremezlik zararına uğrayan kişinin, kazadan önce yaptığı iş ve uğraşa göre, çalışamamaktan dolayı  uğradığı kazanç kayıpları araştırılmalıdır. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre beden gücünü belli oranda kaybeden ve bedensel zarara uğraya kişinin kazançlarında bir azalma olmasa da aynı kazancı elde etmek için daha fazla çalışması gerekecektir. Buna güç (efor) kaybı denmektedir.

Bedensel zararlarda tazminat hesabında gelir tespiti yapılırken bedensel zarara uğrayanın küçük çocuk olması halinde tazminat hesabı asgari ücretten yapılacaktır. Ancak bedensel zarara uğrayanın öğrenim çağındakiler olması halinde ise seçeceği meslek dalı belli ise mesleğe başlayınca alacağı ücretlerin tespiti için meslek odalarına veya ticaret odalarına danışılmalı ve tazminat hesabının da bildirilen kazançlara göre yapılması gerekmektedir.

Ölenin açık öğretim kurumuna devam ettiği ve okula devam zorunluluğu bulunmaması nedeniyle babasına ait parçacı dükkanında çalıştığı toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Bu durumda ailesinin sosyal ve ekonomik durumu da göz önünde bulundurulduğunda yüksek tahsilini tamamlayacağı ve gördüğü öğrenime uygun bir kurumda görev alacağı ve serbest olarak çalışarak hayatını kazanacağı kabul edilmelidir. O takdirde ise, öğrenimini tamamladıktan sonraki hayat süreci içinde asgari ücretin üzerinde bir gelire sahip olacaktır. Bu husus gözden kaçırılarak, davacılara destek olacağı sürede asgari ücret düzeyinde bir kazancı olacağı yolundaki yanılgıya dayalı bilirkişi raporuna itibar edilmesinde isabet görülmemiştir. (19.HD.01.02.1996, 7311-857)